(d.19 Mayıs 1980) İstanbul doğumlu, Refika’nın Mutfağı / Cooking New Istanbul Style kitabının yazarı, Hürriyet Gazetesi Cumartesi ekinde Refika”nın Mutfağı adlı köşesinde yemek yazıları yazıyor, NTV’de Arçelik sponsorluğunda Mucize Lezzetler adlı yemek programını hazırlıyor.

Yaşamı_______________________________________________________

Anne tarafından Kıbrıs, baba tarafından Nevşehirli olan Refika; annesi, babası, abisi dahil tüm aile fertlerinin doktor olduğu bir ailede büyür. Disleksi, okuma ve yazma öğrenimini zorlaştırsa da 3-4 haneli rakamları zihninden çarpar, toplar. Matematik, en büyük heyecanlarından biri olur.

Eğitimi

İlkokulu Yeşilköy’de Hamdullah Suphi Tanrıöver İlköğretim Okulu’nda, liseyi Robert Kolej’de bitirir. Lise yıllarında siyah beyaz fotoğraf aşkıyla karanlık odadan çıkmaz. Yine başka bir heyecanı olan, matematik ve fiziği birleştirerek bir dans projesi hazırlar. Bu proje sayesinde Amerika’nın en iyi üniversitelerinde burs bulur. Ailesi gidişine pek sıcak bakmayınca, Koç Üniversitesi’nde Psikoloji okumaya başlar. Lisans eğitiminden sonra da London Business School’da liderlik eğitimi alır.

İş Deneyimi

Üniversitenin ilk yıllarında Yavuz Turgul’un reklam ajansı Medina Turgul’da çalışırken, reklamcı olma hayaliyle okulu bırakmaya karar verir. O dönemde İstanbul depremi gerçekleşince bu kararından vazgeçer ve VoIP (voice over internet protocol) denilen alanda kendi işini kurar ve ilk parasını da buradan kazanır. Mezun olduktan sonra IF Istanbul Bağımsız Filmler Festivali ve ardından İstanbul Kültür Sanat Vakfı (IKSV) organizasyon bölümünde çalışır. Son olarak da Özel Doğan Hastanesi’nde beş buçuk sene boyunca üst düzey yönetici ve sonrasında genel müdür olarak görev yapar.

Mutfakla İlişkisi

Mutfakla ilişkisi, boyu ocak seviyesindeyken tüm aileye bol köpüklü Türk kahvesi yaparak başlar. Akdeniz mutfağını Kıbrıslı annesinden, teyze ve dayılarından; İç Anadolu mutfağını ise Nevşehirli babasından, dede, hala ve yengelerinden öğrenir. Akrabalarını görmek için gittiği Londra’da damak zevki iyice gelişir. Hep daha farklısını arar, bulamayınca da kendi yapmak ister. Matematik sevdasıyla yemeklerin algoritmasını çıkarmaya çalışır. Bir röportajında “bazı insanların dünyaya sevmek için geldiğine inanıyorum. Ben onlardanım. Yemek yapmak da bu sevgiyi gösterme halinin basit bir şekilde vücut bulması aslında” diyor. Bir manzaraya baktığında bile onu yenebilir hale getirmekten bahsetmesi de bu tutkunun bir göstergesi.

Kitabı

Yöneticilik yaptığı dönemde çevresinden kitap çıkarması gerektiğiyle ilgili baskılar gelmeye başlar. Yoğun ve stresli iş hayatının içinde nefes alabildiği en küçük boşlukta kitabı için çalışır. Böylece Nisan 2010’da çevirisini de kendisinin yaptığı Refika’nın Mutfağı / Cooking New Istanbul Style İngilizce/Türkçe olarak çıkar. İlk baskı 1,5 ayda tükenir. New York MoMA (Museum of Modern Art) Destination: Istanbul sergisi, kitabın MoMA’da satılmasını uygun görür ve bu vesile ile Refika ilk kez New York’a gider.
Gazete Yazıları
Kitabın gördüğü ilgiden sonra Hürriyet Gazetesi Cumartesi ekinde, Refika’nın Mutfağı adlı köşesinde tam sayfa yazı yazmaya başlar. Yerel malzeme ve tekniklerle hem yemek, hem de yaşam üzerine özgün tarifler vermektedir.

Refika’nın Mutfağı Atölyesi

Refika İstanbul’da Kuzguncuk’ta oturur. Kitabı çıktıktan sonra bu ruha uygun bir atölyeye ihtiyaç duymaya başlar. Bu yüzden Kuzguncuk’ta, Rum mimar Simotas tarafından yapılan ve 30 yıldır uykuda olan binada uzun süren bir tadilata girişir. Böylece her metrekaresinde farklı bakış açılarının ve meslek gruplarının yer aldığı, farklı bir iş disiplinin hüküm sürdüğü, sadece 35 yaş altı genç insanların çalıştığı, özellikle ilk işini kuran insanlara bir kuş yuvası niteliğinde olan, hayalindeki binayı ve Refika’nın Mutfağı ismiyle kendi mutfak atölyesini, uzun uğraşlar sonucu yaratmış olur. Bugün binada mimarından avukatına, reklamcısından dansçısına, terzisinden heykeltıraşına farklı meslek gruplarından insanlar birlikte çalışıyor, üretiyor, keyifli ve kolektif bir hayat sürüyor.

TV Programı

2011 Ekim’de, Kuzguncuk’taki kendi mutfak atölyesinde Arçelik’in sponsor olduğu Mucize Lezzetler adlı programı hazırlamaya başlar. Program Türkiye’nin en büyük ulusal kanallarından biri olan NTV‘de her hafta sonu yayınlanmaktadır. Programı, kitabın da fotoğraflarını çeken Alp Korfalı çekmektedir. Her programın ayrı bir konseptinin olması, Türk mutfağının herhangi bir sınırlama olmadan en yerel ve doğal haliyle kullanılması ile yemek programları arasında fark yaratmaktadır.
Kendi deyimiyle en büyük düşü bir Fransız’ın evinde lahmacun yaptığı günü görebilmek olan Refika, bugün kurduğu atölyede Türk mutfak kültürünün geleneklerini koruyarak ama bir yandan da kuralları yıkarak yeni tarifler yaratmaya devam ediyor. Yaşam ve yemek üzerine tarifler veriyor.